İşçinin Dikkatsizliği Sonucu İş Kazası

İşçinin Dikkatsizliği Sonucu İş Kazası

İşyerinde veya işyeri dışında işin görülmesi ile kaza gerçekleşirse işçinin dikkatsizliği sonucu iş kazası olması durumunda işçi ve işveren kusuru mahkemede nasıl değerlendirilir?

Malesef ki dünya genelinde her bir dakikada 4 kişi ve her gün yaklaşık 6.000 kişi iş kazası sebebiyle yaşamını yitirmektedir.  Bunun yanında her milyonlarca insan iş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle ciddi sağlık sorunları yaşamaktadır. İş kazaları ülkemizde de çalışma sektörüne dair önemli sorunların başında gelmektedir. Her ne kadar mevzuatımızda iş kazalarını engellemeye yönelik birtakım düzenlemeler yapılsa da bu sorunlara istenen düzeyde çözüm getirilememiştir ve iş kazalarının önlenmesi konusunda halen gereken düzeyde bilinç oluşmuş değildir. Fakat gerçekleşen iş kazalarının önemli nedenlerinden birisi de birtakım iş kazalarının işverenin aldığı birçok önleme ve emniyet tedbirine rağmen gerçekleşiyor olması yani işçinin dikkatsizliği, ihmali ve kusuru sonucu iş kazası gerçekleşmesi durumudur.

İş kazası, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda yer aldığı şekliyle işyerinde veya işin görülmesi nedeniyle vuku bulan, ölüme yol açan veya vücut bütünlüğünü bedeni veya manevi engelli hâle getiren olay olarak tanımlanmaktadır. Bir kazanın iş kazası sayılabilmesi için işçiyi menfi anlamda etkilemiş olması ve işçinin çalışma gücünde zayiata neden olması gerekmektedir. İş kazası işçinin çalışma gücünü kaybetmesine neden olabileceği gibi işçinin kalıcı veya geçici şekilde yaralanmasına ve hatta ölümüne yol açabilir.

İş kazası işin görülmesi dolayısıyla işçinin trafikte seyir halinde iken veya serviste işe gelip giderken bir trafik kazası şeklinde de gerçekleşebilir. Gerçekleşen trafik kazasının iş kazası sayılabilmesi için işverenin vasıtası, kontrolü, bilgisi ve ilgisi dahilinde olup olmaması ve işin görülmesi dolayısıyla gerçekleşip gerçekleşmemesi hususları önem arz etmektedir.

İşçinin dikkatsizliği sonucu veya işverenin yeterli önlem almaması sonucu gerçekleşen iş kazalarında hem işveren hem de işçi kusurlu olabilir. İşverenin kusuru yükümlülüğün gereği gibi yerine getirilmemesine bağlanabileceğinden, bu yükümlülüğün ihlali haksız fiil ve sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayandırılabilecektir. Haksız fiil ve sözleşmeye aykırılıkta zamanaşımı ve ispat külfeti gibi usuli farklılıklar söz konusudur. İşverenin kusursuz sorumluluğu nedeniyle iş kazası iddiası var ise haksız fiile dayandırılması işçinin lehine olabilecektir. İş kazalarında işverenin kusurunda öne çıkan yükümlülük, işverenin işçiyi gözetme borcuna aykırılık olduğu hususudur.

İş Kazalarında Kusur

İş kazalarında zararın belirlenmesi aşamasında tazminata hükmolunması için işçi ve işveren bakımından kusurun tayini belirleyici olmaktadır. Maddi ve manevi zararın tazmininde tarafların kusurları oranında karar verilecektir.

İş kazalarında işçi ve işverenin kusuruna yönelik temelde şu üç durum söz konusudur:

  • İşveren tamamen kusurlu, işçi kusursuz ise; iş kazasında sorumluluk tamamen işveren üzerindedir.
  • İşveren ve işçi kısmen kusurlu ise yani her ikisinin de kusuru var ise; iş kazası ya her iki tarafın da kusuru ile meydana gelmiştir, ya da kazanın doğurduğu neticenin ağırlaşması tarafların kusurlarının birleşmesiyle oluşmuştur. Bu durumda, işçi ve işveren meydana gelen zarardan kendi kusuru kadar sorumlu olur.
  • İşveren tamamen kusursuz, işçi tamamen kusurlu ise; burada sorumluluğun türü belirleyici olmaktadır. Yani kusura dayalı sorumluluk geçerli ise işveren sorumlu olmayacaktır ve iş kazasından tamamen işçi sorumludur. Kusursuz sorumluluk esası geçerli ise, işveren kusuru olmasa dahi iş kazasından sorumlu tutulacaktır.

Kusurun yüzde (%) olarak tayin edildiği bilirkişi raporlarında işçinin kusuru, işçinin kendisinden beklenen özen ve dikkat göz önünde bulundurularak belirlenmektedir. Örneğin iş kazası tamamen işçinin dikkatsizliği sonucu gerçekleşmiş ise bu dikkatsizliğin oluşması ve iş kazası sonucunda meydana gelen zararda işverenin ne kadar kusuru olduğu tespit edilmektedir. İşverenin kusuruna dair ise iş yönetimine, işçi seçimine, işveren ve işveren vekili tarafından alınan önlemlere, denetime ve uyarı yetkisine dair tespitlerde bulunulmakta ve işveren kusuru belirlenmektedir. İşçi ile asıl işveren ve alt işverenin, kendi kusurları oranında birlikte sorumlu tutulmaları da mümkündür.

İş kazalarında tazminat belirlenirken kusurun derecesi oldukça önemli olmaktadır. Her ne kadar işverenin sorumlu tutulduğu iş kazalarında işçinin uğradığı bütün zararı işveren karşılamakla yükümlü olsa da sosyal güvenlik kapsamında sigorta tarafından işçiye yardım yapılabilmektedir. Maddi zararın sigorta tarafından karşılanan kısmını işçi işverenden tazminat olarak talep edemez, fakat manevi zarar durumunda her zaman manevi tazminat talep edebilir. Daha fazla bilgi için iş kazası nedeniyle tazminat hakkındaki yazımızı okuyabilirsiniz.

İş kazası nedeniyle açılan bir davada mahkeme bilirkişi raporlarındaki tespit ve esaslara dayandırarak hüküm vermektedir. Bilirkişi raporlarında ise iş kazası ve meslek hastalıkları konusunda kusur ile zarar arasında kurulan illiyet bağı öne çıkmaktadır. İlliyet bağı, zararın mutlak şekilde kusurlu eylemin neticesi olarak oluşması şeklinde tanımlanmaktadır. Buna göre işçinin dikkatsizliği sonucu iş kazası gerçekleşmiş ve işçinin ağır kusuru var ise, iş kazası ve meslek hastalığından doğan bir zararda işveren için illiyet bağı yokluğu nedeniyle işverenin sorumlu tutulmaması iddiası ileri sürülebilir. Eğer sorumluluk haksız fiil yerine sözleşmeden kaynaklanıyor ise illiyet bağına ilişkin iddiayı işveren ispatlamalıdır.

İş kazalarında işçi ve işveren kusuru ispatı teknik ve uzmanlık gerektiren bir konudur. İş kazası geçiren bir işçi iseniz ya da iş kazası iddiasıyla karşılaşan bir işveren iseniz hukuki destek için tecrübeli bir avukata ve hukuk bürosuna danışmanız önerilmektedir. İş kazaları konusunda uzman avukat sizlere bu konuda gereken hukuki desteği verecektir. İşçinin kusurunun değerlendirilmesi veya işveren aleyhine bir talepte bulunulması durumları bir hukukçu tarafından ele alınmalı ve mahkemeye bu doğrultuda başvurulmalıdır.

Mesaj Bırakın

İletişim Bilgilerimiz

Mail Yazın mail@istlegal.com

Bize UlaşınIstiklal Cd. No: 189/9-2 Taksim 34433 Beyoglu / Istanbul

Hemen Arayın +90 (530) 100 90 89

Bu sayfayı paylaş :